Classic Layout

Hasan Âli YÜCEL

Hasan Âli YÜCEL (1897-1961) Türk devlet ve siyaset adamı, eğitimci, şair ve yazar. 17 Aralık 1897de İstanbul’da doğdu. Baba tarafından dedeleri Giresun Görele’nin Daylı köyündendir. Dedesi Hasan Âli Efendi, II. Abdülhamid döneminde Posta ve Telgraf nâzırlığı yapmıştır. Babası İstanbul Telgrafhânesi müfettişlerinden Ali Rızâ Bey, annesi Ertuğrul faciasında şehid olan deniz albayı Tekirdağlı Ali Bey’in kızı Neyyire Hanım’dır. Hasan Âli ilk …

Devamını Okuyun »

Yûşa‘ Peygamber

YÛŞA‘ Hz. Mûsâ’dan sonra peygamberlik yapan Benî Isrâil peygamberi. Yûşa‘ (Yeşu) kelimesinin İbrânîce aslı, “Tanrı kurtuluştur” veya “Tanrı kurtarır” anlamına gelen Yehoşua’dır (Yeoşua). Tevrat’a göre aslı Hoşea olan bu isim (Sayılar, 13/8; Tesniye, 32/44) Mûsâ tarafından Yehoşua olarak değiştirilmiş (Sayılar, 13/ 16), zamanla Yeşua biçiminde kısaltılmış (Catholicisme, VI, 1034), Arapça’ya da Yûşa‘ diye geçmiştir (Cevâlîkı,s. 644). Yeşu, İsrâiloğulları’nın on iki …

Devamını Okuyun »

YÛSUF ZİYÂ PAŞA

YÛSUF ZİYÂ PAŞA (ö. 1817) Osmanlı sadrazamı. Yûsuf Ziyâ (Ziyâeddin) Paşa, 1760-1761 arasında beş ay kaptan-ı deryâ görevinde bulunan Benli Hacı Mustafa Ağa’nın kölelerindendir, aslen Gürcü olduğuna işaret edilir (Abdülfettâh Şefkat Bağdâdî, s. 3). Doğum tarihi bilinmemekle beraber, Mısır seferi dolayısıyla 1800’de Suriye’ye geldiğinde orduda bulunan ve kendisini tanıyan İngiliz topçu subaylarından W. Wittman’ın kaydına göre ellili yaşlardadır. Ayrıca Gürcü …

Devamını Okuyun »

Yusuf (AS)

YUSUF (AS)   Hz. Ya‘kub’un oğlu, İsrâiloğulları’na gönderilen bir peygamber.   Yûsuf kelimesinin aslı İbrânîce Yosef’tir. Bu ismin, uzun süre çocuğu olmayan Rahel’in (Tekvîn, 29/31; 30/1) Yûsuf’un doğumu ile anne olamamanın utancından kurtulduğuna işaret etmek üzere “ortadan kaldırmak” anlamındaki asaf kökünden geldiği (Tekvîn, 30/23; Tora, I, 229) veya Rahel’in, doğan çocuğuna daha sonra bir çocuğunun daha olması için “arttırmak, ilâve …

Devamını Okuyun »

SEVÎK GAZVESİ

SEVÎK GAZVESİ Bedir’de öldürülen yakınlarının intikamını almak için Medine civarına baskın düzenleyen Ebû Süfyân ve adamlarını takip için çıkılan gazve. Bedir mağlûbiyetinden sonra, maktul düşen Ebû Cehil’in yerine Mekke’nin liderliğini üstlenen Ebû Süfyân Hz. Peygamber ve ashabından müşriklere büyük bir üzüntü veren savaştaki kayıplarının intikamını almadıkça eşiyle birlikte olmamaya, yıkanmamaya ve koku sürünmemeye yemin etmişti. Gazvenin ardından bu yeminini yerine …

Devamını Okuyun »

Sultan III. Murad Han

ÜÇÜNCÜ MURAD (1574–1595) Ertuğrul Beyoğlu Osman Gazi ile başlamıştık tarih seyahatine; yaban ellerde yurt tutmanın sıkıntılarına şahit olmuş, Osman Gazi’nin azmine, iradesine hayran kalmıştık. Devamında Bâyezid, Fatih, Yavuz, Kanuni gibi cihan sultanlarıyla bulutlarda yüzüp, arada bir yaşadığımız ufak tefek hüzünleri içimizden kovmuştuk, devamlı, bir yanımızda parlamaya hazır alevimiz bulunuyordu. İkinci Selim’le beraber hevesimiz paslanmaya, arzularımız azalmaya başladı. Şimdi Selim de …

Devamını Okuyun »

Sultan III. Murad Han

ÜÇÜNCÜ MURAD (1574–1595) Ertuğrul Beyoğlu Osman Gazi ile başlamıştık tarih seyahatine; yaban ellerde yurt tutmanın sıkıntılarına şahit olmuş, Osman Gazi’nin azmine, iradesine hayran kalmıştık. Devamında Bâyezid, Fatih, Yavuz, Kanuni gibi cihan sultanlarıyla bulutlarda yüzüp, arada bir yaşadığımız ufak tefek hüzünleri içimizden kovmuştuk, devamlı, bir yanımızda parlamaya hazır alevimiz bulunuyordu. İkinci Selim’le beraber hevesimiz paslanmaya, arzularımız azalmaya başladı. Şimdi Selim de …

Devamını Okuyun »

Sultan II. Selim Han

İKİNCİ SELİM (Sarı Selim) (1566–1574) 7 Eylül Cumartesi günü, Kanuni’nin ölümünü askere duyurmayan vezirler, yine hiç kimseye duyurmadan müstakbel padişaha haber uçururlar. Vezirler 46 senelik padişahlarından ayrılmanın acı izlerini yüzlerinde gizlemeye çalışacaklardı ki, galiba işin en zor yanı buydu. Ulak Hasan Çavuş’un da bir şeyden haberi yoktu, bütün sır taşıdığı mektupta yazılıydı. Hasan Çavuş Sigetvar’ın (Zigetvar) fetih müjdesini götürdüğü zannıyla …

Devamını Okuyun »

Kanuni Sultan Süleyman

KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN (1520–1566) En uzun saltanat süren, en şaşaalı yaşayan Padişah. En büyük hukukçular, en kabiliyetli denizciler, en derin şairler, en namlı ilim adamları, en dirayetli devlet adamları onun zamanında boy gösterdi. Avrupa ona “Muhteşem” derken biz “Kanunî” dedik. Şimdi Muhteşem Kânunî’nin devrinden ve hayatından bazı resimler seyredeceğiz… Yılmaz Öztuna’nın başladığı gibi başlamak hoşumuza gitti; ondan bir küçük paragrafla …

Devamını Okuyun »

Sultan II. Bayezid Han

İKİNCİ BAYEZİD (1481–1512) Devlet olgunluk yaşında, en büyük padişahlarından birini kaybetti. Fatih’in beklenmedik ölümü herkesi şaşırtmıştı. Derin acısı çekilirken, yerine geçirilecek şehzadenin kim olacağı meselesi daha başlan geliyordu. Fatih Sultan Mehmed’in yüreğini parçalayarak genç yaşında ölen Mustafa’sından başka, hayattaki oğullarından Bâyezid Amasya’da, Cem Karaman’da vali idi; ikisi de babalarının mirasını sahiplenmek için can atacak, bu uğurda ölümü bile göze alacaklardı. …

Devamını Okuyun »