Tarihi Kavramlar ve Terimler
Ahiret: Ölümden sonra yeniden diriliş inancı ve bu inanç gereği sonsuza kadar yaşanılacak ikinci bir hayat.
Anal: Hitit krallarının Tanrıya hesap vermek için tuttukları yıllıklar.
Anayasa: Bir devletin yönetim şeklini belirten, yasama – yürütme ve yargı güçlerinin nasıl kullanılacağını gösteren, vatandaşların kamu haklarını bildiren temel yasa.
Antik Çağ: İlk (Eski) Çağ, Yunan, Roma uygarlıkları (Antikite) dönemi.
Antroponomi: İnsan isimlerini inceleyen bilim dalı.
Aristokrat: Siyasi yetkiye sahip soylu sınıf.
Atabey: Selçuklularda şehzadelerin iyi bir devlet adamı ve asker olarak yetiştirilmesiyle görevli bilge kişi.
Balbal: Eski Türklerde ölen kişinin mezarının çevresine dikilen ve öldürdüğü düşman sayısını gösteren taşlar.
Bürokrasi: Devlet yönetiminde yer alan bütün dairelerin genel adı.
Cihat: İslamiyeti yaymak ve korumak için yapılan mücadele, savaş.
Cizye: İslam devletlerinde Müslüman olmayan ve eli silah tutan erkek vatandaşlardan askere gitmeme karşılığı alınan şer'i vergi.
Diktatör: Bütün yetkileri zorla elinde bulunduran devlet veya hükûmet başkanı.
Diplomatik ilişki: İki devletin birbirlerinin siyasi varlığını kabul ederek karşılıklı elçiler göndermesiyle başlayan ilişki.
Dolmen: Tarih öncesinde uzunca ve kaba şekildeki iri taşların yan yana ve karşılıklı dikilmesi, üzerlerine de yassı, büyük bir taşın konulmasıyla oluşturulan anıt mezarlar.
Efsane: Dilden dile söylenegelen, olağanüstü nitelikteki olaylarla ilgili hikâye.
Etnik: Irka dayalı, ırki.
Etnoloji: Toplumların ırk yapısını inceleyen bilim dalı.
Eyalet: İlden büyük yönetim birimi.
Federal: Merkeziyetçilikten uzak, küçük devletçiklerin birleşmesiyle oluşmuş ortak yönetim.
Federatif: Federasyonla ilgili. Federasyon, birkaç devletin veya boyun iç işlerinde serbest, dış işlerinde merkeze bağlı olarak kurdukları siyasi teşkilattır. Federasyonlarda merkezî idarenin gücü zayıftır.
Feodal: Derebeylik düzeni.
Firavun: Eski Mısır krallarının unvanı.
Fresk: Duvarlara alçı üzerine yapılan boyalı resim.
Hanedan: Hükümdarlık hakkına sahip aile.
Hassa ordusu: Doğrudan doğruya hükümdarın emrinde olan ve onun bulunduğu yerde hazır bekleyen özel askerî güç.
Hat sanatı: Güzel yazı yazma sanatı.
Hattat: Yazı yazmayı sanat ve meslek hâline getiren kimse.
Höyük: Eski yapı veya yerleşim kalıntılarının oluşturduğu yayvanca toprak tepe.
Hukuk devleti: Halkının her türlü haklarını yasal güvence altına almış devlet.
İkta: Devlete ait topraklardan belli parçaların gelirlerinin, hizmet ve maaşlarına karşılık olarak asker ve sivil memurlara verilmesi.
İmparatorluk: Bünyesinde birden çok ulusu barındıran büyük devlet.
Kalıng: Eski Türklerde, damadın geline verdiği ağırlık, para veya hediye.
Karasaban: Toprağı sürmeye yarayan ilkel tarım aleti.
Karum: Asurlu tüccarların Anadolu'da kurdukları alışveriş merkezleri.
Kast: Hindistan'da halkın birbiriyle kaynaşmasını engelleyen, sınıflar arası geçişi yasaklayan sistem.
Kitabe: Binaların girişine veya âbide şeklindeki taşlar üzerine yazılan, genelde kabartma yazılar.
Koloni: Bir ülkenin sınırları dışında oluşturduğu kendine bağlı yerleşim birimi, sömürge.
Konsül: Eski Roma'da iktidarı paylaşan iki yüksek yöneticiden her biri.
Kurgan: Oda şeklindeki eski Türk mezarları.
Kurultay: Eski Türklerde ve Moğollarda devlet yönetimine ilişkin kararların alındığı meclis.
Kut: Tanrı tarafından hükümdara ve onun soyuna verildiğine inanılan yönetme yetkisi.
Melik: Selçuklularda sancak veya vilayet yöneticisi olan şehzadelere verilen isim.
Menhir: Yeni Taş (Neolitik) Döneminden kalan ve bir doğru ya da daire hâlinde dizilmiş, 3 – 4 metre yükseklikteki kaba biçimli taş anıtlar.
Merkezî otorite: Siyasi gücü elinde bulunduran gücün, bütün yetkiyi bir merkezde toplaması.
Merkeziyetçi: Bir devlette, devlet gücünün tek merkezden yönetilmesi. Bir merkezin tüm ülkeye egemen olması.
Milat: Hz. İsa'nın doğumu, sıfır yılı.
Monarşi: Ülkenin belirli bir hanedana dayalı tek kişi tarafından yönetilmesi.
Monoteizm: Tek tanrıcılık inancı.
Nom: Eski Mısır'da şehir devletleri.
Olay: İnsanı ilgilendiren sosyal, ekonomik, siyasi vb. her alanda ortaya çıkan her şeydir. Olay; kısa süre içinde olup biten şeylerdir.
Olgu: Aynı türdeki olayları bir bütün olarak anlatmak için kullanılır. Olaya göre daha somut ve geneldir. Olgu, zaman içinde, uzun sürede oluşan durumlardır.
Oligarşi: İktidarın ayrıcalıklı küçük bir sosyal sınıfın elinde bulunduğu siyasi rejim.
Otağ: Eski Türk devletlerinde hükümdarın çadırına verilen isim.
Papirüs: Eski Mısırlıların yazı kâğıdı yapmak için özünden yararlandıkları bir bitki.
Parşömen: Üzerine yazı yazmak, resim yapmak için özel olarak hazırlanmış hayvan derisi.
Polis: Eski Yunan şehir devletlerine verilen ad.
Politeizm: Çok tanrıcılık inancı.
Proto: İlk, erken, önceki (Örneğin; Protohititler).
Site: Şehir anlamına gelen Latince bir sözcük.
Siyer: Hz. Muhammed'in hayatını anlatan eserler.
Tablet: Üzeri yazılı ve pişirilmiş killi topraktan yapılmış plakalar.
E Tahlil: Çözümleme, analiz.
Tanrı kral: İlk Çağ toplumlarında görülen ve tanrısal yetkilere
sahip olduğuna inanılan kral.
Tasnif: Sınıflandırma veya bölümlendirme.
Teokrasi: Dine dayalı, esasları ve uygulaması dinden gelen devlet yönetimi.
Terkip: Birleştirme, sentez.
Töre: Örf, âdet ve göreneklerden oluşan yazısız kanunlar (kurallar).
Veliaht: Monarşi (krallık) yönetimlerinde bir hükümdarın yerine geçecek kişi.
Yabgu: Eski Türklerde ikili yönetimde genelde ülkenin batı bölgelerini yöneten prens.
Ziggurat: İlk Çağda Mezopotamya ve çevresinde piramitlere benzeyen bir çeşit tapınak. Aynı zamanda gözlemevi ve depo olarak da kullanılırdı.
Tarih Dersi Tarih Öğretmeni Tarih dersi tarih öğretmeni, tarih öğrencileri ve tarih severlere kaynak tarih sitesi