Tarihci

Yeni Bir Savaşa Doğru

2.ÜNİTE: II. DÜNYA SAVAŞI A. YENİ BİR SAVAŞA DOĞRU Atatürk, 27 Eylül 1932’de Mac Arthur’la Avrupa ile ilgili yaptığı görüşmede özetle şunları söylemişti: “Versay Antlaşması, I. Dünya Savaşı’nı ortaya çıkaran sebeplerden hiçbirini yok edemediği gibi aksine dünün başlıca düşmanları arasındaki uçurumu büsbütün derinleştirmiştir. Çünkü yenen devletler, yenilenlere barış şartlarını zorla kabul ettirerek sadece düşmanlık duygularını beslemişlerdir. Böylelikle bugün içinde yaşadığımız …

Devamını Okuyun »

Atatürk Dönemi Türk Dış Politikası

H. ATATÜRK DÖNEMİ TÜRK DIŞ POLİTİKASI “… Milletimizin, güçlü, mutlu ve güvenlik içinde yaşayabilmesi için, devletin tamamen millî bir siyaset izlemesi ve bu siyasetin, iç kuruluşlarımıza tamamen uygun ve dayalı olması gerekir. Millî siyaset dediğim zaman, amaçladığım mana ve anlam şudur: Millî sınırlarımız içinde, her şeyden evvel kendi kuvvetimize dayanıp varlığımızı koruyarak millet ve memleketin gerçek mutluluğuna ve bayındırlığına çalışmak… …

Devamını Okuyun »

İki Savaş Arası Dönemde Dünya

G. İKİ SAVAŞ ARASI DÖNEMDE DÜNYA “GAZAP ÜZÜMLERİ”NDEN… Yollarda dolaşan göçmen halk şimdi iş bulmak için bütün batıyı taramaktadır. Yolların yanında kurulan kamplar ve açlık korkusu mal sahiplerini de -mallarına bir şey olacak diye- korkutmaya başladı. Ömürlerinde açlığı görmemiş olanlar, açların gözlerini gördüler… Ve göçmenler asfaltlarda akıp durdular. Açlıkları gözlerinden okunuyor, ihtiyaçları gözlerinden okunuyordu… Bir adamın yapacağı bir iş olduğu …

Devamını Okuyun »

İki Savaş Arası Dönemde Avrupa

F. İKİ SAVAŞ ARASI DÖNEMDE AVRUPA 1. Barışın Sürekliliğini Sağlama Çabaları MİLLETLER CEMİYETİ YASASIBağıtlı (imzacı) yüksek taraflar, uluslararasında iş birliğini geliştirmek ve bu uluslara barış ve güvenlik sağlamak üzere; savaşa girmemek için kimi yükümlülükler üstlenmek, adalet ve onur üzerine kurulan uluslararası ilişkileri açıklıkla sürdürmek, devletler hukuku kurallarına sıkı sıkıya bağlı kalmak, örgütleşmiş ulusların birbirleriyle olan ilişkilerinde adaleti üstün kılmak ve …

Devamını Okuyun »

1929 Dünya Ekonomik Krizi

E. 1929 DÜNYA EKONOMİK KRİZİ EKONOMİK DURGUNLUKTAN KRİZE… 1920’lerin ortalarında radyo hâlâ bir yenilikti ve herkes bir radyo almak istiyordu. Amerikalı iki elektrik mühendisi radyo üretecek bir şirket kurdu ve işe koyulmak için bankadan kredi aldılar. Çok başarılı oldular. Taleplere yetecek kadar radyo üretemiyorlardı. Daha fazla işçi çalıştırmak ve daha büyük bir fabrika kurmak için daha çok sermayeye gerek duydular. …

Devamını Okuyun »

Uzak Doğu’da Yeni Bir Güç: Japonya

D. UZAK DOĞU’DA YENİ BİR GÜÇ: JAPONYA XIX. yüzyılın ikinci yarısına kadar derebeylik (feodal) düzenin hâkim olduğu Japonya, dış dünyaya kapalı bir ülkeydi. Şogun adı verilen ordu komutanı, bu derebeylerin en güçlüsünden seçiliyordu. Asıl güç Şogun’un elindeydi. İmparator sembolik olarak devletin başındaydı. Batılı devletler ticari gerekçelerle Japonya’yı kapılarını kendilerine açması için zorlamaya başlayınca 1854’te Batılı devletlerle ticari anlaşmalar yapıldı. Ancak Japonya’nın Batı’ya …

Devamını Okuyun »

Orta Doğu’da Manda Yönetimlerinin Kurulması

C. ORTA DOĞU’DA MANDA YÖNETİMLERİNİN KURULMASI Orta Doğu hangi özellikleri ile büyük devletlerin ilgi alanı olmuştur? Coğrafi konumu, yer altı ve yer üstü zenginlikleriyle önem arz eden Orta Doğu, I. Dünya Savaşı’na kadar, Iran hariç olmak üzere Osmanlı Devleti’nin egemenliğinde bulunmaktaydı. Fakat XIX. yüzyılda Osmanlı Devleti’nin iyice zayıflaması, içte ve dışta birçok meseleyle uğraşmak zorunda kalmasıyla bu bölge, başta İngiltere, …

Devamını Okuyun »

Basmacı Hareketi

Basmacı Hareketi “Baskın yapan, hücum eden” manasına gelen basmacı tabiri, Çarlık döneminde Ruslar tarafından Türkmenistan, Başkurdistan ve Kırım’da faaliyet gösteren kuvvetler için kullanılmıştı. 1918 yılı başında Millî Hokand hükûmetinin Ruslar tarafından dağıtılması üzerine Basmacı Hareketi bir halk hareketine dönüştü. Hokand şehrinde başlayan bu hareket, kısa zamanda Fergana vadisine ve diğer bölgelere yayıldı. Basmacı Hareketlerinin tek gayesi, Türkistan’ı Ruslardan kurtararak istiklaline …

Devamını Okuyun »

SSCB Yönetimindeki Türk Topluluklarının Durumu

SSCB Yönetimindeki Türk Topluluklarının Durumu Geçici hükûmeti deviren Bolşevik yönetimi, Orta Doğu, Güney Kafkasya, Iran yöresinde etkili güç olan İngilizlerin desteklediği Türklerin ve diğer milletlerin giriştiği bağımsızlık hareketlerine engel olmak için onlara kendi kaderlerini tayin etme hakkı tanıdı. Bu karar Sovyet Rusya’nın o günkü şartlarda zaman kazanmak için uyguladığı bir oyalama politikasıydı. İlk olarak Kazan Türkleri, Ufa şehrinde 29 Kasım …

Devamını Okuyun »

Rusların Orta Asya’yı istilası

Rusların Orta Asya’yı istilası Altın Orda Devleti’nin yıkılmasıyla Kazan, Kırım, Ejderhan, Kasım ve Sibir gibi hanlıklar kurulmuştu. Bu hanlıklar önceleri Rus knezlerini zor durumda bırakmıştı. Aralarında birlik sağlayan Ruslar, Batı’nın askerî tekniğinden ve Türk hanlıklarının kendi iç mücadelelerinden faydalanmasını bildiler. İlk olarak XVI. yüzyılda Kazan Hanlığı’nı ele geçirdiler. Bu durum diğer Türk bölgelerinin istilasını kolaylaştırdı. Ruslar XVIII. yüzyılın son yarısına gelindiğinde …

Devamını Okuyun »