100 yıllık İkna Odası: Seküler Cumhuriyet, Bir 28 Şubat yazısı

İkna pasif bir zorlama görünebilir belki ama  şiddetin sempatik görünümlü halinden başka bir şey değildir.

Çünkü dayatılan her kural aslında şiddetin meşrulaştırmanın veya kabul ettirilmiş bir şekli sayılır.

Nitekim Nur Serter’in “ikna odası” odadaki kız öğrenciyi kazanmış hakkını kullanamamakla tehdit ediyordu.

İnsanların giyimine, düşüncesine, inancına yaşam tarzına velhasıl yaşamının her alanına müdahale etmek onu dizayn etme hakkını kendinde bulan anlayış modern dönemin insanlığın başına sardığı belalardan biridir.

Bu dönem tek doğrunun dayatıldığı epistemolojik şiddet dönemidir. Özgürlükçü postmodern düşünce bu dayatma kültürüne bir entelektüel karşı çıkıştı.

Ama o da getirdiği sonsuz görelilik handikabından çıkamadı. Bir ciddi alternatif yaşam ve düşünce anlayışı oluşturduğu söylenemez.

Avrupa’nın “aydınlanması” ile eski din yerine insanlara bir “insanlıkdini” dayatılıyordu. Adı “bilim” ve “akıl” idi.

Başlamış olan şey “dine karşı din” mücadelesiydi. Dinden kaçmak değil var olan dinin yerine dayatılan bir sekülarizm diniydi.

Halkının her şeyini dönüştürmeye azmetmiş “Seküler Cumhuriyet” kadınlara seçme seçilme hakkı veriyordu. Ama başını açmayan kadına seçilmeyi 2011’de ancak verdi.

Bırakın seçilmeyi devlet memuruna eşi olmayı bile çok görmüştü. Asker eşi başını kapatamazdı mesela.

Çünkü Seküler Cumhuriyette onlar kadın sayılmazdı ki hakları da olsun.

Seküler Cumhuriyet yüz yıl uğraştı ikna etmeye. Mü’mini sekülerleştirmeye, Kürdü Türkleştirmeye, Aleviyi Sünnileştirmeye vs.

Üniversiteyi kazanmış “kız çocuğunu” işini ve okulunu kaybetme şantajı ve tehdidiyle “ikna” etmeye çalışan bu zihniyet yüz yıl boyunca halkı inancını, dilini, kültürünü, kıyafetini ve topyekün yaşam tarzını bırakması için “ikna” odasına dönüştürmüştü Anadolu’yu.

Beyaz adam onlara “çağdaş yaşam” veriyordu. Eski yaşamlarına gerek yoktu artık. Geri kalmamak ilerlemek için “çağdaş yaşam” gerekirse dayatılabilirdi.

Modern dönemde üretilen seküler efsanelere inanması için bütün dünya küresel bir ikna odasına dönüştürüldü.

Aynı iknaodası olduğu gibi Seküler Cumhuriyet olarak Anadolu insanına dayatıldı.

Ama ne dünya “insanlık dini” denilen sekülarizm efsanesiyle, ne Anadolu “çağdaş yaşam” ile ve ne de kız çocukları Nur Serter’in “ikna odası” ile ikna oldu.