Tarih ve Takvim

Tarih ve Takvim

Zaman, tanımlanması zor, soyut bir kavramdır. Bazı düşünürler, zamanı bir akış olarak yorumlarlar.

Tarihi olayların zaman içinde incelenebilmesi ancak takvim (kronoloji) bilgisi sayesinde mümkün olmaktadır. Takvim bilgisinin tarih biliminde özgün ve önemli bir yeri vardır.

Arapça olan bu sözcüğün anlamı “eğriyi doğrultmak, düzene koymak” anlamında kullanılmıştır.

İnsanoğlu içinde yaşadığı zamanın dışında ayrıca geçmiş ve gelecek dönemleri de doğru bir zamanlama ile belirlemek için bir düzenek kurma gereksinmesini duymuştur. Bu noktadan hareketle zaman içinde yaşadığı sosyo-kültürel gelişime uygun olarak büyükten küçüğe doğru bölümleyerek bir zaman çizelgesi hazırlamıştır.

Tarihte ilkçağ uygarlıklarıyla birlikte ortaya çıkan takvim değişik uygarlıklarda farklı şekillenmelere uğramasına karşın değişmeyen ya da ortak olan tek şey Güneş ya da Ay gibi gök cisimlerinin hareketlerinin temel alınması ve zaman ölçüsü olarak “yıl”ın alınmasıdır.

Bugün dünyada yaygın olarak kullanılan başlıca iki takvim vardır:

1.  Miladi Takvim

2.  Hicri Takvim

1. Miladi Takvim:

• Zaman ölçüsü olarak “Güneş Yılı”nı esas alır.
• Dünyanın güneş etrafında bir kez dönüşü 1 yıl (12 ay) olarak kabul edilir. Bu süre 365 gün 6 saattir.
• Başlangıç olarak Hz. İsa’nın doğumu (sıfır) alınır.
• Bu takvimi ilk kez Mısırlılar kullanmış, Romalılar geliştirerek bugünkü halini almıştır.

2. Hicri Takvim:

• Zaman ölçüsü olarak “Ay Yılı”nı esas alır.
• Ayın dünyanın çevresinde 12 kez dönüşü “Ay Yılı”nı oluşturur. Bu süre 354 gündür. Bu nedenle Ay Yılı, güneş yılından 11 gün kısadır. Bu özellikten dolayı ülkemizde dinsel bayramlar her yıl 10-11 gün erken gelmektedir.
• Başlangıç olarak Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göçü (Hicret) alınmıştır. Bu olay 622 Milat yılına rastlamaktadır.
• Hz. Ömer döneminde düzenlenmiştir.
• İslam dünyasında dini işler için kullanılmaktadır.