II.Dünya Savaşı’nın Siyasi Sonuçları

D) SAVAŞIN ETKİLERİ

a) Siyasi Sonuçlar

II. Dünya Savaşı’nın Müttefiklerce kazanılması ile Faşizm ve Nazizm gibi akımlar tasfiye edildi. 1945’ten sonra dünyanın siyasi yapısı yeniden inşa edilmeye başlandı. Bir çok ülkede savaşın olumsuzluklarını gidermek için reformlar başlatıldı.

Asya, Afrika ve Ortadoğuda yaşayan halklar savaş sırasında emperyalist devletlerin zayıfladığını görerek bu devletlere karşı mücadeleye girişti. Hindistan, Endonezya gibi ülkelerde ulusal kurtuluş hareketleri başladı.

İngiltere ve Fransa savaşın galip devletleri olmalarına rağmen ekonomileri oldukça bozuldu, sömürgeleri üzerindeki etkileri de zayıflamaya başladı.

Savaşın mağlup devletleri İtalya ve Almanya’nın toprakları işgale uğradı. Sömürge imparatorluğunu kaybeden İtalya, ekonomik ve siyasi alanda yeniden yapılanmanın güçlükleriyle karşılaştı, 1946’da düzenlenen halk oylamasıyla cumhuriyet rejimine geçildi.

Savaşın diğer mağlup devleti Japonya, ABD tarfından işgal edildi. Japonya, savaş sırasında işgal ettiği toprakların yanısıra, XIX. Yüzyıl sonlarından itibaren elde ettiği yerleri de geri vermek zorunda kaldı.

Almanya’ya karşı önemli bir zafer kazanan SSCB’nin, başta Çekoslavakya olmak üzere bazı Avrupalılar tarafından kurtarıcı olarak görülmesine neden oldu. Avrupa kıtasının yarısına sahip olan SSCB, savaş sonunda büyük bir güç haline geldi.

II. Dünya Savaşı’ndan en az etkilenen ABD, atom bombasına sahip olmakla önemli bir avantaj elde etti. Birleşmiş Milletler’in New York’u, uluslararası Para Fonu’nun (İMF) Washington’u merkez olarak seçmesi, ABD’nin gücünü ve Avrupa merkezli uluslararası sistemin  sona erdiğini göstermekteydi.

I. Dünya Savaşı sonunda barışı korumak amacıyla kurulan Milletler Cemiyeti tarafsızlığını koruyamamış ve II. Dünya Savaşı’na yol açan krizleri önleyememişti. Bu yüzden daha II. Dünya Savaşı sırasında dünya barışını sağlamak amacıyla ABD ve İngiltere, Atlantik Bildirisi’ni yayınlayarak Birleşmiş Milletler Teşkilatı’nın temelini attılar. 1945’te ABD, Çin, SSCB, İngiltere ve Fransa’nın öncülüğünde San Fransisko Konferansı ile Birleşmiş Milletler Teşkilatı kuruldu.

ABD ve İngiltere’nin öncülüğü ve Birleşmiş Milletlerin desteğiyle Yahudiler Filistin’de bağımsız İsrail Devleti’ni kurdular (1948).

Çin’de komünist rejim iş başına geldi. Komünizmin yayılmasını durdurmak  amacıyla ABD’nin önderliğinde İngiltere, Fransa, Belçika, Hollanda, Kanada, İtalya ve Norveç gibi ülkelerin katılımıyla 1949’da “NATO” (Kuzey Atlantik Paktı) kuruldu.

1955’te SSCB’nin liderliğinde Bulgaristan, Çekoslavakya, Macaristan, Romanya, Arnavutluk, Polonya ve Doğu Almanya’nın katılımıyla “Varşova Paktı”kuruldu.

Böylece II. Dünya Savaşı’ndan sonra kalıcı bir barış hedeflenirken, iki yıl gibi kısa bir sürede gergin bir ortama girildi. Savaş sırasında ortaya çıkan fikir ayrılıkları iyice belirginleşerek devletler arasında kutuplaşmalar görüldü. Devletler, II. Dünya Savaşı sonunda önemli güç haline gelen ABD ve SSCB’nin liderliğinde, ideolojik ayrılığa dayalı “Batı Bloku” ve “Doğu Bloku” adı altında gruplara ayrıldı.

Sıcak savaş artık yerini soğuk savaşa bıraktı. Soğuk Savaş Nato – Varşova Paktı arasında 1991’e kadar devam etti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.