Tarih Ansiklopedisi

Tarih Sözlüğü Ansiklopedisi

Talas Savaşı (Zaferi)

Talas Savaşı (Zaferi) İlk müttefik Türk ve İslam orduları ile Çin ordusu arasında yapılan meydan savaşı. İslamiyet’i henüz kabul etmeyen Türklerin, Orta Asya’da İslâm dînini tanıtıp yayan Araplarla birlikte, Çinlilere karşı, Talas’ta yaptıkları bu savaş, sebep ve sonuçları bakımından çok önemlidir.Göktürk İmparatorluğu‘nu yıkmış olan Çin’in başındaki Tang Sülâlesi (618-906) devrinde İmparator Hivang-Çang (713-755), Türk Hanoğulları’nın hâkimiyetindeki Şaş/Taşkent şehrini ele geçirmek …

Devamını Okuyun »

İstiklâl Marşı

İSTİKLÂL MARŞI Mehmed Âkif Ersoy’un Büyük Millet Meclisi tarafından 1921’de resmî millî marş olarak kabul edilen şiiri.​ Osmanlılar’da, Batılılaşma hareketiyle beraber Fransızca’daki “hymne national” karşılığı bir millî marş ihtiyacı II. Mahmud döneminden beri zaman zaman hissedilmiştir. Özellikle Avrupa devlet temsilcileriyle yapılan törenlerde gündeme gelen bu ihtiyacın, resmî bir statüsü olmaksızın değişik padişahlar zamanında birbirinden farklı güfte ve bestelerin okunmasıyla giderildiği …

Devamını Okuyun »

Oğuzlar

OĞUZLAR Türkiye, Âzerbaycan, İran, Irak ve Türkmenistan Türkleri’nin ataları olan Türk kavmi. Oğuz adına ilk defa Göktürk kitâbelerinde rastlanmaktadır. Kelimenin kökeni hakkında çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Bunlardan, ok kelimesiyle en eski Türkçe’de çokluk eki olan “z”den oluşan okuzdan (oklar) geldiği hakkındaki görüş en isabetli olanıdır. Göktürk kitâbelerine göre Oğuzlar (İslâm kaynaklarında Guz) dokuz boydan meydana gelmiş bir budundur. Bundan dolayı …

Devamını Okuyun »

Karluklar

KARLUKLAR Orta Asya tarihinde önemli roller oynayan bir Türk boyu. Çinliler’in Ko-lo-lu, Ka-la-luk; müslümanların Halluh, Harluh, Harlıg; Tibetliler’in Garlog; Soğdlar’ın Grr-wgt ve Moğollar’ın Har-lu-ut şeklinde kaydettikleri karluk kelimesinin “kar yığını” veya “karışmış” anlamında olduğu ileri sürülmektedir (İA, XII/2, s. 186). Karluklar Çin kaynaklarına göre Göktürk Federasyonu’nun önemli gruplarından birini oluşturuyor ve Beşbalık’ın kuzeybatısında, daha yoğun biçimde de Altay dağlarının batısındaki …

Devamını Okuyun »

Defterdar

DEFTERDAR Osmanlılar’da maliye teşkilâtının başı. Osmanlılar’da genel olarak diğer devlet müesseseleri gibi defterdarlık da daha önceki Türk ve İslâm devletlerinin müessese ve teşkilâtlarına dayanmaktadır. Defterdar, Büyük Selçuklu İmparatorluğu ve Anadolu Selçukluları’nda “müstevfî” veya başında bulunduğu divana Dîvânü’z-zimâm ve’l-istîfâ dendiği için “sâhib-i dîvân-ı istîfâ” adıyla anılırdı. İlhanlılar maliyenin başındaki şahıs için XIII. yüzyıla kadar “defterdârî-i memâlik” tabirini kullanmışlardır. Müstevfîliğin ihdasından sonra …

Devamını Okuyun »

Maârif-i Umûmiyye Nezâreti

MAÂRİF-i UMÛMİYYE NEZÂRETİ Osmanlı Devleti’nde 1857’de kurulan ve Cumhuriyet döneminde Maarif Vekâleti adını alan teşkilât. Nezâretin tarihî gelişimi II. Mahmud dönemine kadar iner. II. Mahmud, 1824 yılında ilköğretimi mecburi hale getirmişse de hemen ardından çıkan iç karışıklıklar yüzünden bu karar uygulanamadı. 1838’de konu daha etraflı bir şekilde ele alındı. Sıbyan, rüşdiye ve mekâtib-i âliye olmak üzere üç aşamalı olarak düzenlenmesi …

Devamını Okuyun »

Hariciye Nezâreti

HARİCİYE NEZÂRETİ Osmanlı Devleti’nde 1836’da kurulan ve Cumhuriyet döneminde Dışişleri Bakanlığı adını alan teşkilât. Hariciye Nezâreti’nin tarihî kökleri, XVII. yüzyılda Dîvân-ı Hümâyun’un önemini kaybedip devlet idaresinin Bâbıâli’ye intikaline kadar uzanır. Reîsülküttâb ve sorumluluğundaki Dîvân-ı Hümâyun kâtipleri bu taşınma ile birlikte saraydan Bâbıâli’ye geçtiler. Bâbıâli, sadrazamın başkanlığında ikindi divanının toplandığı ve devlet meselelerinin tartışıldığı idarî merkez haline geldi. Reîsülküttâb, artan bürokratik …

Devamını Okuyun »

Evkāf-ı Hümâyun Nezâreti

EVKĀF-ı HÜMÂYUN NEZÂRETİ Osmanlı ülkesinde bulunan bütün vakıfların idaresinden, mülhak ve diğer vakıfların denetiminden sorumlu olan kurum. II. Mahmud tarafından, sultanlara ve yakınlarına ait dağınık bir vaziyette bulunan vakıfların tek elden idaresi maksadıyla 1826’da kurulmuştur. O döneme kadar işler durumda olan vakıflar üç ana grupta toplanmaktaydı. Bunlar Osmanlılar’dan önceki İslâm devletlerinden intikal eden evkāf-ı kadîme, mîrî arazinin temliki suretiyle kurulan …

Devamını Okuyun »

DAHİLİYE NEZÂRETİ

DAHİLİYE NEZÂRETİ Osmanlı Devleti’nde 1836’da kurulan ve Cumhuriyet döneminde İçişleri Bakanlığı adını alan teşkilât. Osmanlı Devleti’nde kuruluşundan itibaren ülke içinde huzur va asayişin sağlanması, bunun için görevliler tayin edilmesi devletin temel vazifelerinden biri olmuş ve bu vazife sadrazamın sorumluluğuna bırakılmıştı. Sadrazamlar bu önemli işi Dîvân-ı Hümâyun’da ve kendi konaklarında akdettikleri divanlarda görürlerdi. Dîvân-ı Hümâyun’da bu konuda kendilerine devlet idaresinde geniş …

Devamını Okuyun »

CERÎDE NEZÂRETİ

CERÎDE NEZÂRETİ 1831 yılında Osmanlı Devleti’nde maliye, nüfus ve istatistik işlerine bakmak üzere kurulan daire. Cerîde sözlükte “defter; zabıtnâme, tutanak; gazete” anlamlarına gelir. Eskiden haraç tahsildarlarının arazilerin yüzölçümlerini yazdıkları defterlere cerîde denilmiş ve kelime bu şekilde maliye diline girmiştir. Zamanla cerîdelere malî cetveller yanında günlük olaylar, ölüm ve doğum kayıtları da eklenmiştir. Özel olarak hazırlanan bu defterlere kapsadığı alana göre …

Devamını Okuyun »