İki Savaş Arası Dönem (Avrupa) (1919 – 1929)

İKİ SAVAŞ ARASI DÖNEM (AVRUPA) (1919 – 1929)

 A.BARIŞIN SÜREKLİLİĞİNİ SAĞLAMA GİRİŞİMLERİ 

  1. Küçük Antant (1920 – 1921 – 1924)

Birinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa’nın yeni düzeninin oluşturulmasında önemli rol alan Fransa, Alman­ya’dan gelebilecek tehlikelere karşı kendini güvende hissetmiyordu. Bu nedenle, önce 1919 yılında İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri ile iki ittifak antlaşması imzalandı. Ancak İngiliz Fransız Antlaşması 20 Kasım 1920’de onaylanmasına rağmen, Fransız – ABD Antlaşması onaylanmadığından, bu ittifaklar geçersiz kaldı.

Bunun üzerine Fransa 7 Eylül 1920’de Belçika,19 Şubat 1921’de Polonya ve 25 Ocak 1924’te Çekoslo­vakya ile ayrı ayrı ittifak antlaşmaları imzaladı ve böylece “Küçük Antant” kurulmuş oldu.

Muhtemel Alman teh­likesini iki taraflı tehditle bertaraf etmeye yönelik bu girişimler, Fransa’yla beklenen güveni vermedi. Bu güvensizlik durumu Locarno Antlaşmasına kadar devam etti. Ayrıca, Fransa ve diğer devletler, dünya ba­rışı için daha geniş kapsamlı bir kuruluşun gerekliliğine inanarak dikkatlerini yeni bir teşkilat olan “Milletler Cemiyeti“ne yönelttiler. 15 Mart 1939 günü Alman birliklerinin Prag’ı işgal etmesi ve Çekoslavakya’nın haritadan silinmesi karşısında Fransa ve beraberindeki devletler engelleyici bir harekette bulunamayınca Küçük Antant dağıldı.

  1. Rapallo Dostluk Antlaşması (16 Nisan 1922)

Almanya ve Sovyet Rusya arasında yapılan bu antlaşmayla; iki devlet de yenilgi ve devrim sonucu içine düştükleri yalnızlıktan kurtulmaya çalışmışlardır. Bu antlaşmayla Almanya, İngiltere ve Fransa’ya meydan oku­yarak Sovyet rejimini tanımıştır. 

  1. Milletler Cemiyeti (28 Nisan 1919)

Milletler Cemiyeti’nin Kuruluş Amaçları

  1. Dünya barışını korumak
  2. Devletlerarası sorunları çözmek
  3. Yeni bir savaşın çıkmasını engellemek

Milletler Cemiyeti, Wİlson İlkeleri’nin “Devletlerarası sorunları barış yoluyla çözecek uluslararası bir kurum oluşturulmalıdır.” maddesine dayanarak 28 Nisan 1919 tarihinde Paris Barış Konferansı’nda alınan kararla ku­rulmuştur.

Birinci Dünya Savaşı’nın galipleri tarafından kurulan bu cemiyete, zamanla yenilen devletler de ilgi göstermiş ve üye olmak için büyük bir çaba sarf etmişlerdir.

Milletler Cemiyeti’nin Başarısızlık Sebepleri

  1. Sorunları önleyici yaptırımlarının yetersiz olması
  2. Önemli konularda oy birliği prensibinin uygulanmasının, sorunların çözümünü engellemesi
  3. Büyük devletlerin denetimine girmesi ve güvenilirliğini kaybetmesi.
  4. Veto hakkını bazı devletlere tanıyarak uluslararası eşitlik prensibine aykırı hareket etmesi

Dünya milletlerine 20 yıl süreyle hizmet veren bu cemiyet tüm çabalarına rağmen İkinci Dünya Savaşı’nı çıkmasını engelleyememiş ve savaştan sonra 18 Nisan 1946’da tasfiye edilmiştir.

  1. Lokarno (Paktı) Antlaşması (1 Aralık1925)

Fransa, Versailles Antlaşması ile savaş onarım ve masraflarını Almanya’ya ödetmeye çalışmıştı. Ancak b masrafların karşılanamadığını gören Fransa 1923’te Almanya’nın Rhur sanayi bölgesini işgal etti ve bu duru taraflar arasında soğuk savaşın yaşanmasına neden oldu.

Bu gerginliği sonlandırmak isteyen ABD ve İngiltere Ağustos 1924’te Londra’da imzalanan bir protokol ile Almanya’nın ödemelerini yeni bir plana bağladılar. Buna karşılık Fransa da Rhur bölgesini boşaltmayı taahhüt etti.

Almanya ile Fransa arasında savaş onarım masrafları sorununun bu şekilde çözülmesi Lokarno Antlaşmasının imzalanmasına ortam hazırladı. Alman Hükümeti, Şubat 1925’te Fransa’ya bu paktın kurulması tek­lifinde bulundu. Bunun üzerine 5 Ekim 1925’te Fransa, Almanya, İngiltere, Polonya, İtalya, Belçika arasında İsviçre’nin Lokarno kentinde antlaşmanın esasları belirlendi ve daha sonra belirlenen bu esaslar Londra’da imza altına alındı.

Lokarno Antlaşmasının esasları şunlardır:

  1. Almanya, Fransa ve Belçika’nın sınırları kesin ve sürekli olacak bu devletlerarasında anlaşmazlık çık­ması durumunda, sorunu Miletler Cemiyeti çözecek
  2. Tüm anlaşmazlıklar barış yoluyla çözümlenecek

Devletlerin savaştan korunması ve anlaşmazlıkların barışçı yollarla çözülmesini öngören bu antlaşma, Hitler’in Ren bölgesini işgal etmesi ve İkinci Dünya Savaşı’nı başlatması ile önemini kaybetmiş ve uygulamadan kaldırılmıştır.

  1. Kellog Paktı (27 Ağustos 1928)

Lokarno Paktını imzaladığı halde, doğu sınırlarının güvenliğinden en­dişe eden Fransa, 20 Haziran 1927’de ABD’ye “dünya barışının sürekli hale getirilmesi” için bir barış paktı imzalamayı teklif etti. ABD ise Fransa’nın bu teklifini Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra yeniden uygulamaya koyduğu Monroe Doktrini’ne ters düştüğü için geri çevirdi.

Buna karşılık Amerika Dışişleri Bakanı Kellog, Fransa’ya “muhtemel bir savaşı lanetleme paktı” imzalanmasını önerdi. Kellog’un bu teklifini Fransa kabul etti ve bu konuda diğer büyük ülkelerin de desteği sağlandı. 27 Ağustos 1928’de Paris’te toplanan ABD, Almanya, Fransa İngiltere, Bel­çika, Çekoslovakya ve Polonya arasında Kellog Paktı imzalandı.

Kellog Paktinın maddeleri şunlardır:

  1. Devletlerarası sorunların çözümünde savaşa başvurma lanetlenecek
  2. Antlaşmayı imzalayan devletlerarasındaki sorunlar barış yoluyla çözülecek

Ancak bu antlaşma ile getirilen prensipler de barışın sürekliliğini sağlamaya yeterli olamamıştır.

B.BÜYÜK DEVLETLERDE REJİM DEĞİŞİKLİKLERİ VE DIŞ POLİTİKALARI 

  1. İtalya’da Faşizm

İtalya’da Faşizmin Ortaya Çıkmasının Nedenleri

  1. Milliyetçi grupların, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra imzalanan barış ant­laşmalarında İtalya’nın haksızlığa uğradığını düşünmesi
  2. İtalya’da ekonomik bunalımın yaşanması
  3. İtalya’da siyasi çekişmelerin artması

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra İtalya’daki milliyetçi gruplar harekete geçe­rek yeni bir lider arayışı içerisine girdiler. Bu grupların desteklediği Benito Mussolini Ulusal Faşist Partisi’nin başına geçti. 1922 seçimlerini kazanan Mussolini başbakanlığa seçilerek İtalya’da liberal demokratik düzeni yıktı ve yerine baskıcı faşist bir yönetim kurdu.

İktidarı mutlak bir biçimde ele geçiren Mussolini, Eski Roma İmparatorluğu’nu yeniden kurmak için kısa zamanda İtalya’da birliği sağladı ve muhalefeti ortadan kaldırdı.

Bu anlayışla hareket eden Mussolini Balkanlar ve Afrika’da genişleme yolunu tutmuş ve Balkanlarda Arnavutluk’u; Afrika’da Habeşistan’ı işgal etmeyi amacı yolunda bir zafer olarak göstermiştir. Bundan sonra Nasyonal Sosyalist Almanya ile dostluk ilişkileri kuran Mussolini Avrupa’da siyasi gerginliğin tırmanmasına yol açmıştır.

  1. Almanya Nazizm

Almanya’da Nazizm’in Ortaya Çıkma Nedenleri

  1. Versay Antlaşması’nın ağır hükümlerinden kurtulmak isteyen Almanya’nın yeni bir atılım içerisine gir­mek istemesi
  2. Almanya’da işsizliğin artması ve enflasyonun yaşanması
  3. Alman Hükümeti’nin sorunlar karşısında yetersiz kalması

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Alman İşçi Partisi’nin başına, asıl mesleği boyacılık ve dekorasyonculuk olan Adolf Hitler getirildi. Hitler çok geçmeden başına geçtiği partinin ismini Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi olarak de­ğiştirdi.

Almanların ulusal duygularından yararlanmayı bilen Hitler, Versailles Antlaşması’na karşı çıkarak ve Yahudi düşmanlığını körükleyerek gittikçe güç ka­zandı. 1933 seçimlerinde büyük bir oy oranıyla iktidara gelen Hitler, Cumhurbaşkanı Hinderburg tarafından Başbakan olarak atandı.

Bundan sonra Hitler dış politikasının esaslarını şöyle belirlemiştir:

  • Versaille Antlaşması ile kabul edilen ağır hükümleri geçersiz kılma
  • Bir millet ve bir devlet ilkesini gerçekleştirme
  • Almanların yaşamadığı birçok ülkeyi kendi sınırlarına katma 

Bu esasları uygulamaya çalışan Hitler Avrupa’da gerginliğin artmasına ve İkinci Dünya Savaşı’nın çıkma­sına yol açmıştır.

  1. İspanya İç Savaşı (1936-1939)

İspanya’da iktidarı ele geçirmek için milliyetçilerin ve cumhuriyetçilerin savaşmayı bir yol olarak seçmeleri iç karışıklığa neden oldu. General Francisco Franco’nun komutasındaki milliyetçi güçlerin, 17 Temmuz 1936’da seçimle işbaşına gelen “Cumhuriyetçi Halk Cephesi Koalisyonu’na” karşı ayaklanmasıyla iç savaş başladı. İs­panya’da büyük bir yıkıma neden olan bu iç savaş, 1 Nisan 1939’da milliyetçilerin zaferi ile sonuçlandı.

Savaşın sonuçları şunlardır:

  • İspanya’da Franco’nun, 1975’te ölümüne kadar sürecek olan diktatörlüğü dönemi başladı.
  • Fransa; Almanya ve İtalya’dan sonra üçüncü bir faşist ülkeye komşu oldu.
  • Avrupa’da güç dengeleri değişti ve Avusturya ile Çekoslovak­ya’nın Hitler tarafından işgali için gerekli koşullar oluştu.
  • İspanya, Almanya ve İtalya arasında 1940’ta imzalanacak olan “Çelik Pakt” adlı üçlü dayanışma antlaşmasının temelleri atıldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.