Kurtuluş Savaşı’nda Cemiyetler

KURTULUŞ SAVAŞI’NDA CEMİYETLER

Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra Anadolu’da bir dizi işgaller başlamış; bazı güçler bu işgallerin yanında yer almış, bazıları da işgallere karşı harekete geçmiştir.

Cemiyetlerin yararlı veya zararlı diye tanımlanmalarında temel değer Anadolu’nun bağımsızlığı konusu olmuştur.

Anadolu’nun işgaline karşı direnenler ve mücadele edenlere yararlı (Milli), işgallere destek olanlar veya mandacılığı savunanlara zararlı cemiyetler adı verilmiştir.

Kısaca, cemiyetler, Milli Mücadelenin yanında ve karşısında olmalarına göre ikiye ayrılmıştır.

A) MİLLİ VARLIĞA DÜŞAN CEMİYETLER

ZARARLI CEMİYETLER

a)  Azınlıklar Tarafından Kurulanlar

Rumlar tarafından kurulanlar

1-  MAVRİ MİRA

Doğrudan Patriğe ve Yunan Hükümetine bağlı olarak kurulmuştur. Büyük Yunanistan’ı (Megalo İdea) gerçekleştirmeyi, Bizans İmparatorluğu’nu yeniden kurmayı amaçlamıştır. Ege ve Trakya’da yoğun olarak faaliyet göstermiştir.

Mavri Mira’nın Alt Teşkilatları:

a)  Yunan Kurultayı ve Göçmenler Cemiyeti: Rum okullarında izcilik etkinlikleri adı altında silahlı militanlar yetiştiriyorlardı.

b)  Yunan ve Trakya Komitesi: Doğu Trakya’yı Yunanistan’a katmayı amaçlamıştır.

2-  ETNİK-İ ETERYA

Yunanlıların tarihi cemiyetidir. 1814’te kurulmuştur. Mavri Mira ile birlikte çalışmıştır. I. Dünya Savaşı’nın uygun ortamından faydalanarak tekrar faaliyete geçmiştir. Karadeniz’de bir Pontus Devleti kurmak için çalışmıştır.

3-  PONTUS RUM CEMİYETİ

Rum Patrikhanesine bağlı olarak kurulan bu cemiyet de Karadeniz’de bir Rum Pontus Devleti’nin kurulması için çalışmalarda bulunmuş, bölgedeki Türk halkını göçe zorlayarak çoğunluk olmayı amaçlamıştır.

Ermeniler Tarafından Kurulanlar

Taşnak Sütyan-Ermeni Hınçak Cemiyetleri (Ermeni İhtilal Cemiyeti)

Ermeni Patriği’nin liderliğinde Doğu Anadolu’da bir Ermeni Devleti kurmak amacıyla örgütlenmiştir. Silahlı baskın, gasp ve cinayetlerle bölgede Türk halkını yıldırmaya, göçe zorlamaya çalıştılar ve masum insanları öldürdüler.

Ermeni ve Rum Birliği Komitesi

Rumlarla Ermenilerin dayanışması için Patrik Zaven Efendi tarafından kurulmuştur.

Museviler Tarafından Kurulanlar

Alyans İsrailit ve Makkabi

Yahudilerin haklarını korumak ve Filistin’de Yahudi devleti kurmak istemişler ve Rumlarla işbirliği yapmışlardır.

b)  Müslüman Türkler Tarafından Kurulanlar

Zararlı Cemiyetler

1-  Sulh ve Selamet-i Osmaniye Fırkası

Padişahın fikirlerini ve Damat Ferit Hükümeti’ni desteklemiştir. Ülkenin kurtuluşunun padişah ve halifenin emirlerine sıkı sıkıya uymakla mümkün olacağını savunmuştur.

2-  Teali İslam Cemiyeti

İstanbul medreselerinde görevli bazı müderrisler tarafından, Anadolu’daki ulusal direnme eylemlerine ve padişahlık düzenini istemeyenlere karşı kurulmuştur.

Düşmana karşı direnmenin yararsız olduğunu, Osmanlı Devleti’nin dini esaslara bağlı kalınarak kurtarılabileceğini bu nedenle Saltanat ve Hilafetin güçlendirilmesi gerektiğini savunuyor ve Anadolu Hareketi’ne karşı çıkıyorlardı. Yerel ayaklanmalara, özellikle Konya İsyanı’na büyük ölçüde etkide bulundular. Şeriat düzenini savunan laiklik karşıtı olarak kurulan bir cemiyettir.

3-  Hürriyet ve İtilaf Partisi

1911’de, İttihat ve Terakki Partisi’ne karşı kurulan bu parti, Mondros’tan sonra ön plana çıktı. Siyasal hayatta önemli rol oynadı. Anadolu Milli Direnişine karşıdır. Milli mücadele komutanlarını suçlayarak onları birer isyancı olarak nitelendirmiştir. Bazı zararlı dernekler tarafından da desteklenmiştir.

4-  İngiliz Muhipleri Cemiyeti

İngiltere’den “Kavmi Necip” (soylu millet)olarak bahseden bir cemiyettir. Milyonlarca Müslümanı sömürgesi altına alan bu devletin dost olduğunu belirtmiş, İngiliz mandacılığını savunan, İstanbul Hükümeti’ne bağlı bir cemiyettir.

5-  Wilson Prensipleri Cemiyeti

Amerikan mandacılığını savunanlar tarafından kurulmuştur. ABD himayesinde Osmanlı Devleti’nin kalkınabileceğini savunmuştur. Amerikan mandasını isteyen kurucular arasında Halide Edip Adıvar, Refik Halid Karay gibi kişilerde bulunmaktaydı.

6-  Kürt Teali Cemiyeti

Wilson İlkeleri’ne dayanarak Doğu Anadolu’da bağımsız bir Kürt Devleti kurmayı amaçlamıştır (Müslüman halkın kurduğu tek ayrılıkçı cemiyettir).

Bu cemiyetler Kurtuluş Savaşı’nın yapılmasını geciktirmiştir.

MİLLİ CEMİYETLER

Kuruluş Amaçları ve Özellikleri

Kurtuluş çaresini arayanların, ülkenin işgaline çözüm bulmak için kurdukları cemiyetlerdir. Milli Kurtuluş için ihtiyaç ve zorunluluğun sonunda ortaya çıkmışlardır. Milli amaca hizmet edecek şekilde kurulan bu cemiyetlere, genel olarak “Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri” adı verildi.

Müdafaa-i Hukuk, Türklerin millet olarak, bağımsız bir devlet kurarak yaşamak hakkını, Osmanlı Hükümeti’ne, imparatorluğun diğer unsurlarına ve bu hakkı tanımayan I. Dünya Savaşı’nın galip devletlerine karşı fiili bir mücadele sonunda elde etmeyi ifade etmektedir.

Türkler, millet olarak haklarını, Mondros Ateşkesi’nin ilanı ve onu izleyen işgallerle savunmaya başlamışlardır.

“Müdafaa-i Hukuk” bir hareketin ifadesi olarak bazı özellikler taşımaktadır.

1-  Müdafaa-i Hukuk, ferdi değil, millidir. Milli hakların korunması için yapılan bir harekettir.

2-  Müdafaa-i Hukuk, fikri kaynağını “milliyetçilik” fikrinden almaktadır.

3-  Müdafaa-i Hukuk, milli devlet formülünü gerçekleştirmeye çalışan bir akımdır.

4-  Müdafaa-i Hukuk Hareketi’nin gerçekleştirme vasıtası fertler değil, cemiyetlerdir.

Türkiye’nin kurtuluşunu sağlamak için her yönde Müdafaa-i Hukuk amacına yönelik cemiyetler kurulmuştur.

  •  Bölgesel olarak, Türk halkı tarafından kurulmuşlardır.
  •  Hakim duygu, bağımsızlık ve milliyetçiliktir.
  •  Sivil direniş çeteleri şeklinde örgütlenmişlerdir.
  •  İhtiyaçları halk tarafından karşılanmıştır.
  •  Ulusal bilinci uyandırarak, Milli Mücadele’yi başlatmışlardır.

1-  TRAKYA PAŞAELİ CEMİYETİ

Edirne’de 1918’de Mavri Mira’ya karşı kurulan bu cemiyetin amacı, Mondros’un azınlıklara tanıdığı taşkınlık ve haksızlıklar karşısında Türklerin fiili savunma gücünü arttırmak ve teşkilatlanmak, milli birliği gerçekleştirerek Trakya’nın Yunanistan’a verilmesini önlemek yolunda çalışmıştır. Yunan işgaline karşı kurulan ilk cemiyettir. Edirne’de düzenlediği kongrede, Osmanlı Devleti’nin parçalanması halinde gerekirse Batı Trakya ile birleşerek bir Trakya Cemiyeti kurulması amaçlamıştır.

2-  İZMİR MÜDAFAA-İ HUKUK-U OSMANİYE CEMİYETİ

2 Aralık 1918’de İzmir’in Yunanistan’a bırakılması üzerine, İzmir’in Türk kimliğini korumak, halkı işgale karşı direnişe hazırlamak, Rum saldırganlığını engellemek, Osmanlı Devleti’nin yetersiz kalması karşısında kendi imkanları ile İzmir ve çevresini korumak amacıyla kurulmuştur. Batı Cephesi’nin oluşmasında Kuva-i Milliye’nin yaygınlaşmasında etkin bir rol oynamıştır. Türklerin haklarını ilmi ve ikna edici metodlarla kanıtlamak yönünde çalışmalar yapmıştır. Kurtuluşta basın yolunu da kullanmıştır.

3-  İZMİR REDD-İ İLHAK CEMİYETİ

İzmir’in haksız işgaline karşı kurulmuştur. Aynı zamanda milis teşkilatı meydana getirerek Yunan işgaline fiilen karşı koyulmasında, I. Balıkesir, Alaşehir ve II. Balıkesir Kongrelerinin toplanmasında etkili olmuştur.

4-  ŞARK VİLAYETLERİ MÜDAFAA-İ HUKUK-İ MİLLİYE CEMİYETİ

İstanbul’da kurulmuş, daha sonra Erzurum ve Elazığ’da şube açmıştır. Erzurum şubesi daha sonra Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adını alarak Doğuda Müdafaa-i Hukuk akımını temsil ederek Mustafa Kemal Paşa’nın sevk ve idaresiyle güçlenmiş ve bütün memlekete yayılacak bir program hazırlamıştır.

Doğu Anadolu’nun Ermenilere verilmesini önlemek, Ermeni teşkilatlarının saldırılarına karşı Doğu Anadolu Türk halkını her yönden güçlendirmek ve haklarını korumak amacıyla kurulmuştur. Doğu Anadolu’da Ermeni nüfusun çok olmadığını savunmuş, bölgede Türk ve Müslüman nüfusun fazla olduğunu belirtmiş ve Doğu Anadolu’nun bütünlüğünün korunması yolunda çalışmalar yapmıştır. Erzurum Kongresi cemiyetin en başarılı faaliyetidir.

5-  TRABZON MÜDAFAA-İ HUKUK-İ MİLLİYE CEMİYETİ

Cemiyet, bölgesel bir amaca dayanarak ortaya çıkmış olmakla beraber, Karadeniz kıyıları üzerinde yabancı emellere karşı kurulmuştur. Bölgede bir Rum Pontus Devleti’nin kurulmasını önlemeye çalışmıştır. Karadeniz bölgesinde Türk halkının can ve mal güvenliğini sağlamaya çalışmış ve direniş çeteleri oluşturmuştur. Erzurum Kongresi’nin toplanmasına destek vermiştir.

6-  KİLİKYALILAR CEMİYETİ

Adana ve dolaylarında yaşayan halkın haklarının daha iyi koruması, Çukurova yöresinde Fransız işgaline ve Ermeni tehdidine karşı kurulmuştur. Kuva-i Milliye’ye önemli katkıları olmuştur.

7-  MİLLİ KONGRE CEMİYETİ

Bu cemiyet, gazeteci-yazar gibi aydınların (Milli Talim ve Terbiye Cemiyeti üyeleri) kurduğu bir cemiyettir. Amacı basın-yayın yoluyla Anadolu’nun uğradığı işgalin haksızlığını Türkler aleyhine dünyada yapılan propagandalara yayın yolu ile karşı koymak, Türk milletinin haklarını dünyaya duyurmaktı. Özellikle Fransızca eserler yayımlayarak etkili hizmetlerde bulundu. Askeri yönü olmayan bir cemiyettir. Bölgesel değil, ulusal kurtuluşu hedeflemiştir. “Kuva-i Milliye” terimini kullanan ilk siyasal kurulmuştur.

Milli Cemiyetlerin Ortak Özellikleri

–    Cemiyetlerin kuruluşunda hakim olan duygu Türklük duygusudur.

–    Cemiyetlerin programları Türk vatanının bütünlüğü düşünülerek hazırlanmamıştır.

–    Sadece kendi bölgelerini kurtarmak amacıyla kurulmuşlardır.

–    Yöntemleri genellikle yayın yolu ile dünyaya davalarının haklılığını göstermektir.

–    Azınlıklar, İstanbul Hükümeti ve işgalci güçlerle mücadele etmişlerdir.

–    Cemiyetlerin tabanını genellikle eski İttihatçılar oluşturmuştur.

–    Sivas Kongresi’nde “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adı altında birleşmişlerdir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.