Osmanlı Toplumunda Meydana Gelen Değişimler

OSMANLI TOPLUMUNDA MEYDANA GELEN DEĞİŞİMLER

osmanlı toplumundaki değişmeler

XIX. yüzyıl, Osmanlı toplum yapısında çok hızlı dönüşümlerin yaşandığı bir dönemdir. Toplum yapısına bir yandan yeni gruplar katılırken, diğer yandan siyasal, dinsel, ekonomik, sanatsal ve edebiyat alanlarında dünya görüşü ve yaşama biçimi değişime uğramış ve Batı etkisinde, farklı bir dünya görüşü hakim olmaya başlamıştır.

 

İLK TÜRK KADIN ROMANCI

FATMA ALİYE TOPUZ

FATMA ALİYE TOPUZ

1862’de İstanbul’da doğdu. Tarihçi Ahmed Cevdet Paşa’nın kızıdır. Yaşadığı devirde bir kadının eğitilebileceğine inanılmadığından kendisine özel bir eğitim verilmemiş fakat ağabeyi Ali Sedat Bey’in özel hocalardan aldığı dersleri dinlemesi sayesinde kendini geliştirdi. Fransızca merakının ortaya çıkması üzerine ders alarak bu dili çok iyi düzeyde öğrendi.

Edebiyat yaşantısı 1889 yılında Georges Ohnet’in Volonté adlı romanını Meram adıyla çevirmesi ile başladı. Bu romanı Bir Hanım imzasıyla yayımlamıştır. Bu başarısıyla babasının dikkatini çeken Fatma Aliye Hanım, kendisi ile fikir tartışmaları yapma olanağına kavuşmuştu. “Bir Hanım”‘ın gösterdiği çabalar, yazar Ahmed Mithat Efendi tarafından Tercüman-ı Hakikat gazetesinde övgü ile anlatıldı. Fatma Aliye Hanım, bu ilk çevirisinden sonraki çevirilerinde Mütercime-i Meram takma adını kullandı.

1891 yılında Ahmet Mithat Efendi ile birlikte Hayal ve Hakikat adlı romanı yazdı. Eser, Bir kadın ve Ahmet Mithat imzasıyla yayımlandı.

Fatma Aliye Hanım, 1892 yılında Muhadarat adlı ilk romanını kendi adıyla yayımladı. Bu romanında bir kadının ilk aşkını unutamayacağı inancını çürütmeye çalıştı. 1899 yılında yayımlanan Udi adlı romanında görevi üzerine gittiği Halep’te yaşamına tanık olduğu bir kadın udiyi anlattı.. Eserlerinde kadın gözüyle evlilik, eşler arasındaki uyum, aşk ve sevgi kavramı, birbirini tanıyarak evlenmenin önemi gibi mühim konuları işleyen Fatma Aliye Hanım’ın diğer romanları Ref’et, Enin, Levayih-i Hayat adlarını taşır. Yazar romanlarında bireyleşme çabasında olan, çalışan, para kazanan, erkeğe ihtiyaç duymayan kadın kahramanlar yaratır.

Kadınlara Mahsus Gazete’de kadın sorunlarına ilişkin makaleler yazdı ve muhafazakâr görüşlerden kopmadan kadın haklarını savundu. 1892’de yayımlanan Nisvan-ı İslam adlı kitabında Avrupalı kadınlara İslam’da kadının durumunu anlattı.

1893 yılında Ahmet Mithat Efendi’nin Bir Osmanlı Kadın Yazarın Doğuşu (Bir Muharrire-i Osmaniye’nin Neşeti) adlı kitabı ününü arttırdı.

Fatma Aliye Hanım edebiyat dışında yardım  kuruluşları ile de ilgilendi. 1897 yılında 1897 Osmanlı-Yunan Savaşı’nda yaralanan askerlerin ailelerine yardım amacıyla Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazılar yazdı, Nisvan-ı Osmaniye İmdat Cemiyeti adlı bir dernek kurdu.  Fatma Aliye Hanım, Hilal-i Ahmer Cemiyeti’nin de ilk kadın üyesidir.

1914 yılında yazdığı Ahmed Cevdet Paşa ve Zamanı son yapıtıdır. Bu romanında Meşrutiyet sonrası siyasal yaşamı ortaya koymayı amaçlamıştır.

İlk Türk kadın romancı olma özelliği ile Avrupa ve Amerika basınında kendisinden söz edilen Fatma Aliye Hanım’ın “Nisvan-ı İslâm” adlı eseri Fransızca ve Arapça’ya, “Udî” adlı romanı Fransızca’ya çevrilmiştir. Eserleri 1893 yılında Şikago’da Dünya Kadın Kütüphanesi Kataloğu’nda sergilenmiştir.

Fatma Aliye 13 Temmuz 1936 tarihinde İstanbul’da vefat etti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.